Kategoriler
Yapay Zeka

İş Süreçlerinde Yapay Zekâ Temelli Sistemlere Dönüşüm

2020 birçok sektör için oldukça zorlu bir yıldı. İçinde bulunduğumuz bu zorlu dönemde gelecek için tahminleri ve beklentileri netleştirmek zor.

Ancak araştırmalar gösteriyor ki herkes bir konuda hemfikir: iş dünyasında ayakta kalabilmek için veri odaklı strateji belirlenmek zorunda. Veri odaklı strateji oluşturma sürecinde ise ilk basamak güçlü veri analitiği ve yapay zekâ sistemlerinin entegrasyonu.  

Gartner, Forbes ve Forrester başta olmak üzere sektörün uzmanlarının hemfikir olduğu konu yapay zekânın yükselişi. Gartner’ın 2021 yılı ile ilgili şu tahmini aslında konunun önemini net bir şekilde ortaya koyuyor: “2024 yılı sonu itibarıyla, kuruluşların %75’i yapay zekayı pilot uygulamadan çıkarıp operasyonel bir hale getirecek.” Bu demek oluyor ki, 2021 yılı itibarıyla ivmelenecek yapay zekâ entegrasyon sürecinde her sektör, kendi amacı doğrultusunda yapay zekânın yönlendirme gücünden faydalanacak. Fırsatlar, gelecekte oluşması muhtemel problemler ve giderler, yeni pazarların keşfi ve tüketici davranışlarının tahmini gibi süreçleri yapay zekâ sistemleri ile yönetmek yaygınlaşacak.

Sektörün öncülerinden Forbes, 2020 Aralık ayında “Dünyayı Değiştirecek Yükselen Teknolojiler” araştırmasını yayınladı. Listeye bakıldığında, listede yer alan birçok teknolojinin yapay zekâ temelli olduğunu görüyoruz, ki yapay zekânın kendisi de halihazırda listede yerini alıyor.

Örneğin listenin ilk sırasında yer alan gömülü iş zekâsı (embedded business intelligence), en basit haliyle iş zekâsı sistemlerinin günlük kullanılan uygulamalara entegre edilmesi olarak tanımlanıyor. Bu teknolojinin temelini de uygun bilgiye ulaşmak ve tahmine dayalı analizler yapmak için yapay zekâ sistemleri oluşturuyor. Aynı şekilde listede yer alan artırılmış analitik (augmented analytics), verileri yapay zekâ ve makine öğrenmesi uygulamalarıyla analiz eden, kullanıcıların verilerle etkileşime girmesini sağlayarak sonuç odaklı çıktı alınmasını hedefleyen sistemi tanımlıyor. Listeye baktığımızda yine gözümüze çarpan makine öğrenmesi de zaten makinenin açıkça programlanmadan ve sürekli denetimimiz olmadan kendi başına öğrenebilmesine imkân tanıyan, sisteme, deneyimlerden otomatik olarak öğrenme ve iyileştirme yeteneği sağlayan bir yapay zekâ uygulaması.

Gelelim sektörün öncülerinden Gartner’ın yaptığı bir araştırmaya. Belirttiğimiz gibi Gartner, önümüzdeki 5 yıl içerisinde yapay zekânın neredeyse tüm operasyonların temelini oluşturacağını belirtmişti.  Gartner, özellikle veri ve analitik liderleri için, COVID-19 salgını sonrası yenilenmeyi veya iyileşmeyi hızlandırmaya yönelik gelişen veri analiz trendlerini detaylıca tanımlıyor. Bu araştırmada da beklediğimiz gibi ilk sırada “Daha Akıllı, Daha Hızlı, Daha Sorumlu Yapay Zekâ” teknolojisini görüyoruz. Pandemi dönemi de aslında bu gelişmelerin ivmesini artırdı. Virüsün yayılması ve önlemlerin takibinde yapay zekâ temelli makine öğrenmesi ve doğal dil işleme gibi sistemlerden faydalanıldı. Konu ile ilgili yazımız için “COVID-19 Pandemi Sürecinde Büyük Veri Analizinin Önemi” blog yazımızı inceleyebilirsiniz.  Bu araştırmada geleceğin teknolojileri arasında göreceğimiz, en genel tanımıyla karar modelleri ve süreçlerinin, iş sonuçları ve davranış bağlamında tasarlanması ve yürütülmesine yardımcı olacak karar zekâsı teknolojisi de yapay zekâ temelli yükselen teknolojiler arasında yerini alıyor.

İlerleyen süreçlerde detaylı anlatacağımız bu teknolojilerle ilgili bizi takipte kalarak bilgi sahibi olabilirsiniz.

Tüm bu örneklerle belirtmek istediğimiz, aslında geleceğin teknolojileri olarak tanımlanan tüm bu kavramların temelini yapay zekâ sistemleri oluşturuyor. Tüm kaynaklar, sektör gözetmeksizin çok yakın zamana kadar firmaların operasyonlarını %80’e kadar yapay zekâ temelli sistemler üzerinden yöneteceği yönünde aynı kanıyı paylaşıyor.

Datateam olarak yapay zekâ alanında çalışmalarımızı web sitemizden inceleyebilir, bilgi için bizimle iletişime geçebilirsiniz.

Kaynaklar:

Gartner

Forbes

Forrester